Karşılıksız Çek Suçlarında 2020 Affı

Karşılıksız Çek Suçlarında 2020 Affı

Son zamanlarda Ülkemizde görülen ekonomik daralmanın da etkisiyle ticari faaliyet içinde bulunan kişilerin veya şirketlerin düzenledikleri çeklerle ilgili ödemede sıkıntı yaşadığı, söz konusu çekler hakkında karşılıksızdır işlemi yapılması ve bu nedenle adli para cezası ve hatta bu adli para cezalarının da ödenememesi nedeniyle bu cezaların hapis cezasına çevrildiği görülmektedir.

Yaşanan gelişmelerin yanında tüm dünyayı etkisi altına alan ve tüm devlet ekonomilerini olumsuz etkileyen Corona (Covid-19) virüsünün ülkemiz ekonomisi üzerinde de ağır tahribata yol açacağı bir gerçektir. Buna ilişkin çalışmalar yürüten TBMM, alınan tedbirler kapsamında 7226 sayılı Torba Kanunu mecliste kabul etmiştir. 7226 Sayılı Kanun’un 49. Maddesi ile Çek Kanunu’na Geçici 5. Madde eklenmiş, eklenen bu madde ile çek suçlarına ilişkin önemli düzenlemeler getirilmiştir. Peki bu düzenlemeler nelerdir? Kimler faydalanabilir? Şartları nedir?

Düzenlemeden Kimler Yararlanabilir? 

26/03/2020 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan ve aynı tarih itibari ile yürürlüğe giren 7226 Sayılı Kanun’un 49. Maddesi ile Çek Kanunu’na eklenen Geçici 5. Maddeye göre, 24/03/2020 tarihine kadar çekle ilgili karşılıksızdır işlemi yapılmasına sebebiyet verme suçundan dolayı mahkûm olanların cezalarının infazı, 26/03/2020 tarihi itibarıyla durdurulacaktır.

Keşide ettiği çek hakkında 24/03/2020 tarihinden önce karşılıksızdır işlemi yapılan ve hakkında hüküm verilip infazına başlanan herkes bu madde hükmünden yararlanabilmektedir.

Yapılan Düzenlemenin Amacı Nedir? İnfazı Durdurulan Kişi Borçtan Kurtulacak Mıdır?

Tahliye olan hükümlünün, tahliye tarihinden itibaren en geç üç ay içinde çek bedelinin ödenmeyen kısmının onda birini alacaklıya ödemesi gerekmektedir. Kalan kısmını ise üç aylık sürenin bitiminden itibaren ikişer ay arayla on beş eşit taksitle ödemelidir. Tahliye olan hükümlü şartları yerine getirir ve ödemelerini tamamlarsa ceza mahkumiyetinin bütün sonuçlarıyla ortadan kaldırılmasına karar verilecektir.

Düzenleme ile karşılıksız çek keşide eden hükümlünün borcu için büyük bir ödeme kolaylığı getirildiği görülmektedir. Örneğin karşılıksızdır işlemi yapılan çekin karşılıksız kalan bedelinin 10.000 TL olduğunu kabul edelim. Buna göre;

  • 26/03/2020tarihinde tahliye olan kişi, üç ay içinde, yani 26/06/2020 tarihinde kadar borcunun onda birine tekabül eden 1.000 TL yi ödemelidir.
  • Kalan 9.000 TL lik kısmı ise 26/06/2020 tarihinden başlamak üzere, ikişer ay arayla on beş eşit taksitte ödeyecektir. Yani;
  • 26/08/2020 tarihinde 600 TL,
  • 26/10/2020 tarihinde 600 TL,
  • 26/12/2020 tarihinde 600 TL vs olmak üzere bu şekilde toplam on beş taksit halinde borcun tamamı ödenecektir.

Yargılama Aşamasında Olanlar İle Mahkumiyet Kararı Kesinleşmemiş Olanların Durumu Ne Olacaktır?

Düzenlemenin tüm lafzında “mahkûm olanlar” ifadesi kullanılmıştır. Buradan düzenlemenin bir infaz düzenlemesi olduğu sonucuna varabiliriz. Dolayısıyla bu düzenleme hüküm giyerek mahkum olan kişiler hakkında uygulanabilecektir. Buna göre üçlü bir ayrıma gidebiliriz:

  • Yargılaması devam eden kişiler:

Bu kişiler hakkında yargılama devam ettiğinden ve haklarında bir karar verilmediğinden, bu kişiler “sanık” sıfatına haiz olacaktır. Bu kişiler hakkında henüz mahkumiyet hükmü kurulmadığı için,  yazımız konusu geçici 5. Madde’nin bu kişiler hakkında uygulama alanı bulunmamaktadır. Sanık durumunda olan kişiler hakkında ancak yargılama sonunda hüküm kurulması ve bu hükmün kesinleşmesi sonrasında verilen ceza geçici 5. Madde kapsamında infaz edilebilecektir.

  • Hakkında hüküm verilip dosyası istinaf incelemesinde olan kişiler:

Her ne kadar sanık hakkında derece mahkemesi tarafından hüküm verilmiş ise de, verilen hüküm, istinaf aşamasında olduğundan henüz kesinleşmemiştir. Bu nedenle kişi halen “sanık” konumundadır ve hakkında kesinleşmiş bir mahkumiyet hükmü bulunmadığı için kişi hakkında herhangi bir infaz rejimi de uygulanmayacaktır.

  • Hakkında mahkumiyet hükmü kesinleşen kişiler:

Borçlu hakkında verilen hüküm istinaf incelemesinden geçmeden veya istinaf incelemesi sonucu verilen karar ile kesinleştiği takdirde, artık verilen hüküm geçici 5. Madde kapsamında infaz edilebilecektir.

Buna göre; hükümlü hakkında adli para cezası verilmiş ise düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren, yani 26/03/2020 tarihinden itibaren hükümlü, geçici 5. Madde’den yararlanabilecektir. Hükümlünün ilk üç aylık ödeme zamanı düzenlemenin yürürlük tarihi olan 26/03/2020 tarihinden itibaren başlayacaktır.

Hükümlünün ceza infaz kurumunda bulunması halinde ise, düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarih olan 26/03/2020 tarihi itibariyle hükümlü geçici 5. Madde’den yararlandırılıp hakkında tahliye kararı verilecektir. Hükümlünün ilk üç aylık ödeme zamanı tahliye tarihinden itibaren başlayacaktır.

Tahliye Olan Hükümlü Borcunu Ödemezse Ne Olur?

İnfazın durdurulduğu tarihten itibaren en geç üç ay içinde çek bedelinin ödenmeyen kısmının onda birinin ödenmemesi durumunda, alacaklının şikayeti üzerine mahkemece hükmün infazının devamına karar verilecektir. Hükümlüye tanınan ilk üç aylık sürede ödememe yapılmaması halinde, tahliye olan hükümlünün hapis cezasına ilişkin infazı kaldığı yerden devam edecektir. 

Hükümlü taksitlerden birini süresi içinde ilk defa ödemediği takdirde ödemediği bu taksit, sürenin sonuna bir taksit olarak eklenecektir. Düzenleme ile üç aylık sürede ilk taksitini ödeyen hükümlüye daha sonra taksitlerden birini atlayabilme olanağı tanınmıştır.

Fakat daha sonra hükümlünün kalan taksitlerden birini dahi atlamaması gerekmektedir. Bir taksit daha ödenmediği takdirde alacaklının şikayeti üzerine mahkemece hükmün infazının devamına karar verilecektir.

İnfazın devamına karar verilebilmesi için alacaklının şikayeti aranmıştır. Alacaklı şikayetini bu defa hükmü veren icra ceza mahkemesine yapacaktır.

İnfazı Durdurulan Hükümlünün Kaçma İhtimali Var Mıdır?

Düzenleme ile infazı durdurulan kişi hakkında mahkemece Ceza Muhakemesi Kanununun 109 uncu maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendinde yer alan adlî kontrol tedbirine karar verilebileceği belirtilmiştir. Buna göre, hükümlü hakkında infazın durması kararını veren mahkeme gerekli görürse hükümlü hakkında “yurt dışına çıkış yasağı” da koyabilecektir.

Mahkemece İnfazın Durdurulması Kararına Karşı İtiraz Edilebilir Mi?

Mahkemece verilen kararlara karşı tefhim veya tebliği tarihinden itibaren 7 gün içinde itiraz edilebilecektir. Mahkeme itirazı incelemesi için dosyayı o yerde icra mahkemesinin birden fazla dairesinin bulunması hâlinde, numara olarak kendisini izleyen daireye, son numaralı daire için birinci daireye, o yerde icra mahkemesinin tek dairesi bulunması hâlinde asliye ceza mahkemesine, icra mahkemesi hâkimi ile asliye ceza mahkemesi hâkiminin aynı hâkim olması hâlinde ise en yakın asliye ceza mahkemesine gönderecektir. İtiraz incelemesi neticesinde verilen karar kesindir.

Bu kararlara karşı hem hükümlü (borçlu) hem de şikayetçi (alacaklı) itiraz edebilir.

Taksitlerini Ödemeyen ve İnfazına Devam Olunan Hükümlü Düzenlemeden Tekrar Faydalanabilir Mi?

Getirilen düzenleme ile madde hükümlerinin her bir suç için ancak bir kez uygulanabileceği belirtilmiştir. İnfazı durdurulan hükümlü, vermiş olduğu her bir karşılıksız çek için işbu düzenlemeden ayrı ayrı olmak üzere birer defa yararlanabilecektir. Düzenlemeden yararlanıp infazı durdurulan hükümlü koşulları yerine getirmez ise ve infazına devam olunursa artık aynı çekle ilgili ikinci bir defa düzenlemeden yararlanamayacaktır.

Sonuç

Keşide edilen çekler hakkında 24/03/2020 tarihinden önce karşılıksızdır işlemi yapılan ve adli para cezası hapis cezasına çevrilip infazına başlanan herkes için 7226 Sayılı Kanun’un 49. Maddesi ile Çek Kanunu’na eklenen Geçici 5. Maddesi kapsamında infazın durdurulması ve tahliye kararı verilecektir.

Yapılan bu düzenleme ile çek borcu altında olan hükümlüler için büyük bir ödeme kolaylığı sağlanmıştır. Öncelikle tahliye tarihinden itibaren üç aylık ödeme süresine sahip olan borçlu, üç ayın sonundan itibaren bir otuz ay (15 taksit x 2 ay taksit süresi) daha süre kazanmıştır. Borçlunun bir taksit atlama ( 2 ay) olanağına da sahip olduğu göz önüne alındığında mevcut sürelere iki aylık bir süre daha eklenecektir. 26/03/2020 tarihi itibariyle yürürlüğe giren düzenleme ile borçluya toplamda “otuz beş” aylık bir vade seçeneği ve olanağı sunulmuştur.    

Yine düzenlemenin yürürlüğe girmesi ile mahkemelerce hızlı bir şekilde infazın durdurulması kararları verilmeye başlanmıştır. Bu kararlara karşı hem hükümlü (borçlu) hem de şikayetçi (alacaklı) itiraz edebilecektir. Verilen kararların çoğunda mahkemelerce adli kontrol kararı uygulanmadığı görülmektedir. Her ne kadar “ekonomik suça ekonomik ceza ilkesi” gereği çek suçlarına ilişkin hürriyeti bağlayıcı ceza öngörülmesi eleştirilse de, borçlunun mağdur edilmemesi gayesi ile getirilen düzenleme, alacaklıyı da mağdur etmemelidir. Hükümlü borçlu hakkında mahkemelerce infazın durdurulması kararı ile beraber adli kontrol hükümlerinin uygulanmaması alacaklı yönünden itiraza konu edilebilecektir.  

 

** Bu çalışma, Kula Hukuk Bürosu tarafından müvekkillerini bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır. Kaynak gösterilmeden kullanıma muvafakatimiz bulunmamaktadır. Görüş ve önerileriniz için [email protected] adresinden bizimle iletişime geçebilirsiniz.

İlgili Yayınlar
  • Borçtan Kurtulma
  • Kira Tespit Davası
  • Menfi Tespit Davası
  • 30.04.2021 Tarihli, Çeklerde İbraz Sürelerinin Uzamasına Dair Değerlendirme
  • İnternetten Satışlar Hakkında
  • Koronavirüs (COVID-19) Sebebiyle Alınan Tedbirlerin Kira Sözleşmelerine Etkisi